Şeyma Subaşı, Nafaka ve Vergi
Magazin basınının son günlerde en sıcak konusu ünlü televizyon programı yapımcısı ve sunucusu Acun Ilıcalı ile Şeyma Subaşı’nın boşanmaları.
Elbette ilgi sadece medya ile sınırlı değil.
Magazinsever halkımızın ve sosyal medyanın gündemi de bu konuyla fazlasıyla meşgul.
Elbette biz konunun magazin boyutuna girecek değiliz.
Çünkü insani bir olaydan magazinsel bir sonuç çıkarmanın bize uymayacağını hemen belirtelim.
Ancak gördük ki okuyucularımızın bir kısmı konunun vergisel boyutuyla ilgileniyor.
Bu sabah bizim mahalledeki taksi durağından bindiğim taksinin, beni tanıyan şoförü daha taksimetreyi açmadan:
“Üstad muhakkak siz bilirsiniz?”
“Neyi Rüstem kaptan” dedim.
“Acun Ilıcalı, boşanma protokolü karşılığında kızı Melisa’ya 10 milyon TL değerinde bir ev verecek ve Şeyma Subaşı’na her ay da 125 bin lira nafaka ödeyecekmiş. Kim bilir ne kadar vergi ödeyecekler?
Gördüğünüz gibi magazinsever halkımız hem işin parasal boyutunu hem de vergisel boyutunu merak ediyor.
“Konunun tarafları açısından oldukça üzücü bir durum olmasına karşın madem sordun Rüstem kaptan, sana cevabı söyleyeyim” dedim.
Şeyma Subaşı’nın her ay alacağı 125 bin liralık tazminatın 115 bin TL’sı yoksulluk, kızları Melisa'nın alacağı 10 bin TL’sı iştirak nafakası olup hepsi Gelir Vergisinden müstesna olacaktır. Yani vergi ödemeyecekler (GVK. Md.25/8)
Kızına bedelsiz olarak verdiği 10 milyon lira değerindeki ev ise veraset ve intikal vergisi açısından ivazsız intikal olarak değerlendirilip vergilendirilebilir gibi düşünülse de bu bedel maddi ve manevi bir zarar mukabili verilen tazminatlardan sayılacağı için, ivazsız intikal olarak değerlendirmenin mümkün olmayacağını düşünüyorum. Bu nedenle veraset ve intikal vergisi de doğmayacaktır.
Özetle yasal olarak vergi ödemelerini gerektiren bir durum bulunmuyor.
Böylece hem Rüstem kaptanın hem de meraklı halkımızın merakını, eski bir hesap uzmanı olarak gidermiş oluruz umarım.