Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Sosyal Güvenlik

Ahmet Metin AYSOY
Ahmet Metin AYSOY
1278OKUNMA

Özürlü Sigortalı İstihdamı Prim Desteği

Bu yazımızda, 4857 sayılı sayılı Kanun'un 30'uncu maddesinde düzenlenen, özürlü sigortalı istihdamına verilen prim desteği konusunu ele alacağız. Ayrıca, bu prim desteğinin 6311 sayılı Kanun'la değiştirilen, 5510 sayılı Kanun'un 81'inci maddesinde yer alan %5 puanlık pirim desteği ile birlikte nasıl uygulanacağını izah edeceğiz.

1- İşverenler, elli veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde yüzde üç özürlü işçiyi, beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Aynı il sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin bu kapsamda çalıştırmakla yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanır.

2- Yer altı ve su altı işlerinde özürlü işçi çalıştırılamaz ve işyerlerindeki işçi sayısının tespitinde yer altı ve su altı işlerinde çalışanlar hesaba katılmaz.

3- Özel sektör işverenlerince çalıştırılan özürlü sigortalıların, prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin tamamı, kontenjan fazlası özürlü çalıştıran, yükümlü olmadıkları halde özürlü çalıştıran işverenlerin ise bu şekilde çalıştırdıkları her bir özürlü için prime esas kazanç alt sınırı üzerinden hesaplanan sigorta primine ait işveren hisselerinin yüzde ellisi Hazinece karşılanır.

4- İşveren hissesine ait primlerin Hazine'ce karşılanabilmesi için işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumu'na verilmesi ve sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarın ödenmiş olması şarttır. İşveren tarafından ödenmesi gereken primlerin geç ödenmesi halinde, Hazinece Sosyal Güvenlik Kurumu'na yapılacak ödemenin gecikmesinden kaynaklanan gecikme zammı, işverenden tahsil edilir. Hazinece karşılanan prim tutarları gelir ve kurumlar vergisi uygulamalarında gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınmaz.

5- 4857 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesinde düzenlenen teşvikten yararlanmak isteyen işverenlerin; Türkiye İş Kurumu İl/Şube Müdürlükleri'nden onaylatacakları ve özürlü statüsünde çalıştırdıkları sigortalıların TC kimlik numarasını, ad-soyadını, İş Kurumu'na tescil tarihini, kontenjan dahilinde/kontenjan fazlası olarak/yükümlü olunmadığı halde çalıştırma durumlarını ihtiva eden belgenin aslını işyerinin bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik İl/Merkez müdürlüklerine ibraz etmeleri gerekmektedir.

6- 1/3/2011 tarihinden sonra, gerek 4857 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesi uyarınca özürlü sigortalı kapsamında, gerekse 5510 sayılı Kanun'un 81'inci maddesi uyarınca beş puanlık prim desteği kapsamında çalışan bir sigortalı için; öncelikle, 5510 sayılı Kanun'un 81'inci maddesinde düzenlenen beş puanlık prim desteğinden yararlanılacak, ardından 4857 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesinde düzenlenen prim desteğinden yararlanılabilecektir.

7- Örnek: Kısa vadeli sigorta kolu prim oranı %1 olan işyerinde 4857 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesi kapsamında çalışan 3 özürlü sigortalının olduğunu varsayalım. Her bir özürlü sigortalıdan dolayı Kuruma bildirilen sigorta primine esas kazanç tutarının 2 bin TL olduğu varsayıldığında, anılan sigortalıdan dolayı öncelikle beş puanlık prim desteğinden yararlanılacak olan tutar hesaplanacaktır. Bu durumda, 2.000 X 5 / 100 = 100 TL beş puanlık prim desteği kapsamında Hazine'ce karşılanacak tutar olacaktır.

Ardından, 4857 sayılı Kanun'un geçici 30'uncu maddesinde öngörülen destekten yararlanılacak olan tutar hesaplanacaktır. Bu hesaplama sırasında, 4857 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesinde öngörülen destekten prime esas kazanç alt sınırı üzerinden ve işveren hissesi kadar yararlanılacağı dikkate alınacaktır. Ardından, % 19.5 işveren hissesinden yararlanılmış olan 5 puan düşülecektir. Bu durumda, ( 1.7.2012 - 31.12.2012 tarihleri arası sigorta primine esas kazanç alt sınırı: 940.50 TL)

940.50 X 14.5 / 100 = 136.37 TL, 4857 sayılı Kanun'un 30'uncu maddesi kapsamında Hazine'ce karşılanacak tutar olacaktır. Sonuçta, bahse konu sigortalı için 2 bin X 33.5 /100 = 670 TL olan toplam sigortalı ve işveren hissesinin, (100+136.37) 236.37 TL tutarı Hazinece karşılanacaktır.

(22 Aralık 2012 tarihli Dünya Gazetesi’nde yayınlanmıştır.)

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor