Memura Aile Yardımı Ödeme Usulü Anayasaya aykırı mı?
Memurlar 1965 yılında yürürlüğe giren 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabidirler. Kanunun yürürlüğünden sonra 1982 yılında yeni bir Anayasa kabul edilmiş, yeni Anayasa 1995, 2001, 2010 ve 2017 kapsamlı bir şekilde değişikliklere uğramıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun birçok maddesi ise hiçbir değişikliğe uğramaksızın yayımlandığı şekilde kalmıştır. Bu maddelerden biri de memurun eş ve çocukları için ödenen “aile yardımı”dır.
Kanunun 202. maddesine göre; “Evli bulunan Devlet memurlarına aile yardımı ödeneği verilir.
Bu yardım, memurun her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmayan veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan eşi için 1500, çocuklarından her biri için de 250 gösterge rakamının (72 nci ay dahil olmak üzere 0-6 yaş grubunda yer alan çocuklan için bir kat artırımlı) aylık katsayısı ile çarpılması sonucu elde edilecek miktar üzerinden ödenir. Eşlerden birine iş akdi veya toplu sözleşme gereği çocukları için yapılan aile yardımı ödeneği daha düşük ise, yalnız aradaki fark ödenir. Bu fıkrada yer alan gösterge rakamlarını 3 katına kadar artırmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir.
Dul memurların çocukları için yukarıki fıkralar hükmü uygulanır.
Boşanma veya ayrılık vukuunda mahkeme bu yardımın hangi tarafa ve ne oranda verileceğini de kararında belirtir.
Devlet memurunun, geçimini sağladığı üvey çocukları için de bu ödenek verilir.”
Ödeneğin verilme usulü ise 203 üncü madde ile düzenleniyor. “Aile yardımı ödeneği Devlet memurlarına her ay aylıklariyle birlikte ödenir.
Karı ve kocanın her ikisi de memur iseler bu ödenek yalnız kocaya verilir.
Aile yardımı ödenekleri hiç bir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın ödenir ve borç için haczedilemez.”
Eşlerden ikisi de memursa ödenek, erkeğe veriliyor.
Anayasanın eşitliği düzenleyen 10. maddesi;
“Madde 10 - Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.
….
Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” diyor.
Anayasaya göre kadınlar ve erkekler eşit haklara sahipse her iki eşin memur olması halinde aile ödeneğinin kocaya verilmesi anayasaya aykırı gibi duruyor.