Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Araştırmalar

Adnan YILDIRIM
Adnan YILDIRIM
324OKUNMA

Küresel ticaretin hızlı büyüyen ülkesi: Vietnam

2013 yılında Vietnam seyahatimde; günün her saatinde yollarda ve (özellikle de) kavşaklarda sürüler halinde kalabalık motorcuların neredeyse birbirinin içinden ve dokunmadan geçtiği yoğun trafik akışı dikkatimizi çekmişti. Daha dikkat çekici olanı ise bir işletme sahibi ile sohbetimizde, Vietnam’da çalışanların yarısının ücretli diğer yarısının kendi işini kurmuş esnaf ve KOBİ’ler olduğunu öğrenmek oldu. Bir ülkede kendi işini kuranların oranının bu denli yüksek olması, şüphesiz o ülkenin geleceği bakımından önemli bir gösterge olup ülke ekonomisinin hızlı gelişeceğinin en güçlü işaretiydi. Seyahat arkadaşlarıma, Vietnam’ı yakından izleyelim; uluslararası literatürde “ateşli komünistlerin” yönettiği, sosyalizm referanslı serbest piyasa ekonomisiyle küresel ekonomiye entegrasyon peşinde olan bu ülkenin ekonomik geleceği çok parlak görünüyor demiştim. Nitekim öyle de oldu, Vietnam, Asya coğrafyasında; giderek artan doğrudan yabancı yatırımları ve yüksek büyüme oranlarıyla rekor kıran, 2024 yılında $800 milyara ulaşan dış ticaret hacmi ile de dış ticaretini en fazla artıran ülke oldu.

1980’li yıllar, sadece Türkiye’nin değil, pek çok ülkenin küresel ekonomiye ve uluslararası finansal sisteme entegrasyonunda radikal dönüşüm yılları idi. Bu çerçevede ilk adımı atan Türkiye oldu. Türkiye’de 24 Ocak 1980 tarihinde açıklanan kararlarla serbest piyasa, serbest kur, serbest kambiyo rejimine geçildi; Türk Lirası konvertibl (çevrilgen) hale getirildi. Türkiye’de 1980 yılı, ihracata dayalı büyüme politikalarının başlangıç yılı oldu; izleyen yıllarda sanayi üretimine, ihracata ve navluna verilen desteklerle ihracatımızda geometrik artışların yaşandığı bir dönem başlatıldı. Türkiye’nin ardından 1980’li yılların ikinci yarısında; Çin, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Vietnam başta olmak üzere pek çok ülke, küresel ekonomiye entegrasyon amaçlı radikal dönüşüm politikalarını başlattılar. Bu ülkelerin güncel ekonomik performanslarının o tarihlerde başlattıkları radikal dönüşüm politikalarına bağlı olduğunu değerlendiriyorum. Radikal dönüşümde ilk harekete geçen Çin oldu.

Çin, ilk etapta 5 bölgede başlattığı “özel ekonomi bölgeleri” modeline eklediği ve kısa sürede sayısı 10’u aşan değişik üretim bölgesi, ticaret bölgesi, serbest bölge vb. modellerle küresel ekonomide ve ticarette inanılmaz yol aldı.

Keza petrol ve doğal gazı olmayan Dubai, serbest bölge modelleri ile sadece kendisi dünyanın önemli ticaret ve finans merkezi olmakla kalmayıp, BAE’nin gelişiminin de dinamosu oldu.

Bu iki ülkeye eklenmesi gereken üçüncü başarılı ülke ise Vietnam’dır. 1990’lı yıllarda Afrika ülkelerinin çoğundan daha fakir olan, halkının %80’inin açlık sınırının altında yaşadığı Vietnam’da 1986 sonrası serbest piyasa bazlı ekonomi politikaları ile başlayan ekonomik dönüşümün olumlu etkileri (2003-2004 yıllarında kamu yönetimi kaynaklı olumsuzluklara rağmen) 2000’li yıllarda belirgin olarak görülmeye başlamıştır. Günümüz Vietnam ekonomisi, nominal rakamlarla dünyanın 32., satın alma gücüne göre ise 24. büyük ekonomisi haline gelmiş olup ulaştığı ticaret hacmi ile de Vietnam küresel ticaretin en büyük 19. ülkesi olabilmiştir. Tayfun Yagi’nin ekonomiye ağır etkilerinin yaşandığı 2024 yılında Vietnam ekonomisi %7,09 oranında büyümüş, Vietnam’ın yıllık ihracatı %15,4 artışla $405,5 milyara ulaşmıştır. Vietnam ekonomisinin son yıllarda gösterdiği yüksek performans dikkat çekici ve etkileyicidir. Vietnam’ın 2029 yılında ulaşması beklenen $679 milyarlık GDP büyüklüğü ile Singapur’u geçmesi; 2039 yılına kadar %5,5’in üzerinde büyüme performansı beklentisi ile de dünyanın en büyük 25’inci ekonomisi olması beklenmektedir.

Vietnam’ın taraf olduğu ekonomik ve ticari anlaşmalar

Vietnam ekonomisinin küresel ticarete entegrasyonun başlangıcı, 13 Temmuz 2000’de ABD ile imzaladığı “İkili Ticaret Anlaşması”dır. 2001’de yürürlüğe giren bu anlaşma, Vietnam’ın dış ticaretinin artması ile Vietnam’a doğrudan yabancı yatırımların girişinde dönüm noktasını oluşturmaktadır. Güneydoğu Asya’nın köklü siyasi ve ekonomik işbirliği örgütü ASEAN’a 1995’te katılan Vietnam’ın ticari anlaşmaları hem bölgesel hem de küresel odaklıdır. Vietnam Asya ve Amerika kıtasından (Trump’ın ilk döneminin başında ABD’nin imzasını geri çektiği) 11 ülkenin imzaladığı CCTPP kapsamlı gelişimci trans-pasifik ortaklık anlaşması (2015) ile 15 Asya-Pasifik ülkesinin oluşturduğu RCEP bölgesel kapsamlı ekonomik işbirliği anlaşmasının (2022) kurucu ülkeleri arasındadır.

Güney Amerika ülkelerinden Küba, Şili ve İsrail ile serbest ticaret anlaşması bulunan Vietnam; 2009 yılından itibaren yürürlüğe giren, küresel ticarette iddialı ülkelerle/ülke grupları ile (2009’da Japonya, 2015’te Güney Kore, 2015’te Rusya liderliğindeki Avrasya Ekonomik Birliği, 2020’de Avrupa Birliği, 2021’de Birleşik Krallık) yaptığı serbest ticaret anlaşmalarına ek olarak ASEAN’ın taraf olduğu anlaşmalardan ve ASEAN ülkelerinin oluşturduğu AFTA serbest ticaret bölgesi anlaşmasından yararlanmaktadır. Ayrıca Vietnam, Türkiye ile birlikte BRICS’te gözlemci ülke statüsündedir.

Vietnam, doğrudan yabancı yatırımların adresi oluyor

Vietnam’a son 10 yılda, FDI kategorisinde (fiilen) doğrudan yabancı sermaye girişi yıllık $15-25 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmektedir. Doğrudan yabancı sermaye girişinde istikrarlı bir artış trendi görülmektedir. 2024 yılında $38,2 milyarlık yabancı sermaye giriş taahhüdü kayıtlara geçmiş, bu tutarın $25,4 milyarı yıl içinde fiilen realize olmuş olup, kalan tutarın izleyen yıllarda gerçekleşmesi beklenmektedir. 2024 yılındaki $38,2 milyarlık yabancı sermaye yatırımı taahhüdünün %26,7’si Singapur, %18,5’i Güney Kore kaynaklıdır. Vietnam’a yatırım yapan diğer ülkeler ise sırasıyla Çin, Hong Kong ve Japonya’dır.

2024 yılında toplam $405,5 milyarlık Vietnam ihracatının $291 milyarlık bölümü Vietnam’da yatırım yapan yabancı sermayeli şirketlerin ürettiği mallardan oluşmaktadır. Diğer bir deyişle, Vietnam ihracatının %71,7’si yabancı sermayeli şirketler tarafından gerçekleştirilmiştir. Yasal ve idari reformların devam ettirilerek bürokrasinin ve kamu görevlilerinin takdir yetkilerinin azaltılması, işlemlerin basitleştirmesi, şeffaflığın artırılması vb. uygulamalarla; ihracatın ve yabancı yatırımların ivme kazandırdığı Vietnam’ın, bağımsızlığın 100’üncü yılında (2045) yüksek gelir grubu ülkeler arasına katılması beklenmektedir.

Küresel ticaretin hızlı büyüyen ülkesi: Vietnam

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor