Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Mükellef Hakları

Cennet Ceyda Boğa YILDIZ
Cennet Ceyda Boğa YILDIZ
368OKUNMA

İzaha davet nedir? Hangi durumlarda uygulanır?

İzaha davet, Vergi Usul Kanununun (VUK) 370. maddesinde düzenlenen vergi ziyaını önlemeye elverişliliği ile bilinen bir kavramdır.  Son zamanlarda daha çok aşina olunan VUK’un 370. maddesinde yer alan bu kavramda izaha davetin şartlarının oluşması için kanundan doğan 4 unsurun bir arada olması gerekir.

1- Vergi ziyaının gerçekleştiğine dair emarelerin olması gerekir. Kanun maddesinde şüphe yerine emare kelimesinin kullanıldığı görülmektedir. Emare bir anlamıyla şüpheden daha az yoğun gösterge anlamındadır. Vergi ziyaının gerçekleştiğine dair makul şüphe veya yeterli şüpheye gerek yoktur, en ufak bir belirti dahi izaha davetin nedeni olabilir. Kanunda şüphe yerine emare kelimesinin kullanılma nedenini, en ufak bir belirtide dahi izaha davet gerçekleştirilebilir şeklinde anlamak gerekir.

2- Vergi incelemesine başlanılmadan veya takdir komisyonuna sevk edilmeden izaha davet yapılır.

3- Yetkili mercilerce ön tespit şartı olmalıdır. Ön tespit inceleme yapmaya veya bilgi toplamaya yetkili kişilerce ön tespit yapılır. Ön tespitin amacı vergi ziyaının oluşup oluşmadığını belirlemektir. Verginin ziyaa uğradığına delalet eden emareler bulunduğuna dair yetkili mercilerce yapılmış ön tespitler hakkında, tespit tarihine kadar ihbarda bulunulmamış olması kaydıyla mükellefler izaha davet edilebilir.

4- Mükellef aleyhine vergisel anlamda ihbar veya şikayet olmamalıdır.

Kendisine izaha davet yazısı tebliğ edilen mükellefler, İzaha davet yazısının tebliğ tarihinden itibaren otuz günlük süre içerisinde izahta bulunulması durumunda, yapılan izah değerlendirilerek değerlendirme sonucunu içeren yazı mükellefe tebliğ edilir.

Mükellefe tebliğ edilen yazıya göre 2 durum söz konusu olacaktır;

  1. İzahın yeterli bulunması: Mükelleflerce yapılan izah sonucu vergi ziyaınasebebiyet verilmediği anlaşılırsa söz konusu tespitle ilgili olarak  mükellef vergi incelemesine tabi tutulmaz veya takdir komisyonuna sevk edilmez.
  2. İzahın yetersiz bulunması: Mükelleflerce yapılan izahın yeterli bulunmaması hâlinde, değerlendirme sonucunu içeren yazının tebliğ edildiği tarihten itibaren otuz gün içerisinde; hiç verilmemiş olan vergi beyannamelerinin verilmesi, eksik veya yanlış yapılan vergi beyanının tamamlanması veya düzeltilmesi ve ödeme süresi geçmiş bulunan vergilerin, ödemenin geciktiği her ay ve kesri için, 6183 sayılı Kanunun 51. maddesinde belirtilen nispette uygulanacak gecikme zammı oranında bir zamla aynı sürede ödenmesi şartıyla vergi ziyaıcezası, ziyaauğratılan vergi üzerinden %20 oranında kesilir. Bu durum vergi incelemesi yapılmasına ve gerekirse tarhiyatın ikmaline engel teşkil etmez.

Yapılan izahın yetersiz bulunması halinde, bu yazıyı alan mükellef 30 günlük dava açma süresi içinde bu red işlemine karşı 30 gün içinde vergi mahkemelerinde dava açabilecektir.

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor