Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Ekonomi, Maliye

Mesut KOYUNCU
Mesut KOYUNCU
1334OKUNMA

Ham petrol fiyatlarının Fiyatlar Genel Seviyesi üzerine etkisi

“Bu kriz bize gösterdi ki, orta ve uzun vadede sanayimizi yeniden yapılandırmak zorundayız. Enerji kaynakları bakımından fakir olan ülkemizde ucuz işçiliğe dayalı, katma değeri düşük, enerji kullanımı yüksek sektörleri teşvik etmekten vazgeçmeliyiz.”

Televizyonda, sosyal medyada, sohbetlerde gündem fiyat artışları. Öyle ani ve öyle yüksek oranlarda gerçekleşti ki alışmakta, anlamakta, kabullenmekte çok zorlanıyoruz. Benim gibi 80’li 90’lı yıllarda yüksek enflasyon ortamında yaşamış olanlar bile şaşkınlık içindeler. O dönemlerde bir enflasyon sarmalı, bir beklenti enflasyonu yaşandığı için fiyatlar belli oranda düzenli olarak artar, yoğun şikâyet olsa da şaşkınlık yaratmazdı.

Sanki her şey birdenbire oldu. Özellikle son üç dört ayda yaşanan fiyat artışları karşısında şaşkınlık yaşamamak mümkün değil. Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ile Türk Lirasının Amerikan Doları karşısındaki değer kaybından çok daha hızlı yükseliyor.  Bu durum TÜFE’deki artışların, yani nihai tüketicinin maruz kaldığı fiyat artışlarının daha da artabileceği anlamına mı geliyor? Peki ne oldu birdenbire?

O halde aşağıdaki tabloyu irdeleyerek çalışmamıza başlayalım.

Ham petrol fiyatlarının Fiyatlar Genel Seviyesi üzerine etkisi

Yukarıdaki tabloda yer alan ana endeksler irdelendiğinde, ÜFE son bir yılda %114,97 artarken yoğun fosil yakıtları (petrol, doğalgaz, kömür vs) kullanımı gerektiren “elektrik gaz üretimi ve dağıtımı” sektöründe %228,94 oranında fiyat artışı gerçekleştiğini, imalat sanayiindeki artışın ise %106,55 oranında olduğunu görüyoruz.

Aynı dönemde TL dolar karşısında %91,56 değer kaybederken, dolar bazlı brent petrolün varilinin %69,81, lira bazlı olarak da %225,29 arttığını, ÜFE’deki büyük değişimin başta petrol olmak üzere fosil yakıtlarına dayalı enerji üretimi ve dağıtımından kaynaklandığını anlıyoruz.

Aşağıda Tablo II’de, TÜİK endekslerini bir alt kırılımda irdelediğimizde, bazı sektörlerin ÜFE’den fazla arttığını, bazılarının ÜFE ile liranın dolar karşısında değer kaybı oranı arasında bir değişime uğradığını gözlemleyebiliyoruz. Biz bu sektörleri enerji kullanımı yoğun, nispeten düşük katma değerli sektörler olarak değerlendirebiliriz.

Ham petrol fiyatlarının Fiyatlar Genel Seviyesi üzerine etkisi

Bu tablodan yola çıktığımızda görünen o ki, sanayimiz önemli ölçüde, yüksek enerji kullanımı gerektiren sekterlerden oluşuyor. Hammadde kaynakları sınırlı ülkemiz, hammaddeyi ithal ediyor, yüksek enerji kullanımı ve düşük katma değer ile mamule çevirip ihraç veya yurtiçi kullanıma sunuyor. Gümrük Birliği anlaşmalarıyla koruyucu gümrük duvarlarına sahip olmayan ekonomimiz, yüksek katma değerli üretimlere olanak verecek teknolojiye de sahip olmayınca, nakliye maliyetleri nedeniyle ithal ürün tehlikesinin az hissedileceği hacimce geniş yükte ve pahada hafif ürünlere yönelmiş oluyor. Kilogram satış fiyatı yüksek olmayan, enerji kullanımı yoğun, katma değeri düşük sektörler, haliyle enerji fiyat değişiminden yüksek oranda etkileniyorlar.

O halde gözümüz kulağımız enerji fiyatları üzerinde olmalıdır. Özellikle ham petrol fiyatlarını irdelememiz gerekiyor.

Aşağıda yer alan Tablo III’de brent tipi ham petrol varil fiyatlarının seyri yer almaktadır.(1)deminin en yoğun hissedildiği 2020 yılında hızla düşmeye başlamış 25 dolarlara kadar inmiş, akabinde tekrar toplanmaya başlayan ham petrol fiyatları 2021 yılının Ekim ayında 80 dolarlar seviyesinin üzerini görmüştür.

Tüm dünyada Covid 19 virüsü ile ilgili kaygıların azaldığı, yeni varyantlarla hastalığa yakalananların hafif atlatmaya başladıkları haberleri yaygınlaştıkça piyasalar sakinleşmeye başlamış, brent tipi ham petrol fiyatları da düşüşe geçmiştir.

Tam her şey düzelecek derken patlayan Ukrayna-Rusya gerginliği, sonrasında savaşı, petrolün 100 dolarların üzerini görmesine neden olmuştur. Sanki dünya genelinde gizli bir el ham petrol başta olmak üzere enerji fiyatlarının düşmesine izin vermemektedir.

Mart 2022 sonu itibariyle 12 aylık dönemde dolar bazında %70 oranında artan ham petrol fiyatlarındaki artışın %53’ü Kasım 2021-Mart 2022 tarihleri arasında gerçekleşmiştir. Türk Lirasının değer kaybı da dikkate alındığında yine Mart 2022 sonu itibariyle 12 aylık dönemde TL bazında %225 artan petrol fiyatları, son dört ayda %111 oranında artış göstermiştir.

Nisan 2022 dönemi itibariyle brent bazlı ham petrol fiyatları az da olsa geri gelmeye başlamıştır. İnsan düşünmeden edemiyor. Dünyada petrolün düşüşünü engelleyici yeni bir kriz gündemde mi? İsveç ve Finlandiya’nın NATO ile üyelik müzakereleri sanki yarayı kaşıyıp kanatmaya neden olmayacak mı?

Ham petrol fiyatlarının Fiyatlar Genel Seviyesi üzerine etkisi

Brent bazlı ham petrol fiyatlarındaki değişim, Tablo IV’de de görüleceği üzere ÜFE ve TÜFE endekslerine de yansımıştır. Mart 2022 sonu itibariyle 12 aylık bazda %115 artan ÜFE endeksi petrol krizinin ortaya çıktığı Kasım 2021-Mart 2022 tarihleri arasında %54 oranında artış göstermiştir. Mart 2022 sonu itibariyle 12 aylık dönemde %61 oranında artan TÜFE endeksi son dört ayda yaklaşık %40 oranında artış göstermiştir.

Ham petrol fiyatlarının Fiyatlar Genel Seviyesi üzerine etkisi

Peki şimdi ne olacak? Bir durum analizi yapmak gerekiyor. Tüm değişkenleri tahmin etmeye çalışmamız bizi içinden çıkılmaz bir algoritmaya sürükler. Dolar ve Euro’nun enflasyon oranında değişeceğini varsayarak, çalışmamıza konu olan ham petrol fiyatlarındaki olası değişimlerin, TÜFE ve ÜFE endekslerini nasıl etkileyeceğini yorumlayabiliriz.

  1. Ham petrol fiyatları artmaya devam ederse, bu artış yukarıda aktarmaya çalıştığımız üzere bazı sektörlerde az bazılarında çok, ÜFE’ye %50 oranında yansıyor. O halde önce ÜFE akabinde TÜFE artışı TL bazlı ham petrol fiyat artışının yarısı kadar etkilenecektir.
  2. Ham petrol fiyatları artmaz bu fiyatlarda sabit kalırsa ÜFE’ye şu ana kadar yansıyan yansımış demektir. Bu seviyede TÜFE, ÜFE seviyesine yaklaşıncaya kadar artmaya devam edebilir.
  3. Ham petrol fiyatları düşerse aynı şekilde öncelikle ÜFE üzerinde etkili olacak, benzer elastikiyetin aynı kalacağını varsayarsak düşüşün yarısı oranında ÜFE’yi etkilemesi gerekir. Ancak hammadde, yarı mamul ve mamul stokları nedeniyle düşüş yükselişten biraz daha az oranda ve daha uzun sürede gerçekleşmesi beklenmelidir. TÜFE’nin geri gelmesi, ÜFE ile arasındaki farkın azalması yine mevcut stokların erimesi ile mümkün olacaktır.

Bu kriz bize gösterdi ki, orta ve uzun vadede sanayimizi yeniden yapılandırmak zorundayız. Enerji kaynakları bakımından fakir olan ülkemizde ucuz işçiliğe dayalı, katma değeri düşük, enerji kullanımı yüksek sektörleri teşvik etmekten vazgeçmeliyiz.

1- Dolar bazlı ortalama brent tipi ham petrol varil fiyatları için kaynak www.calcprofi.com

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor