Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Ekonomi, Maliye

Celal GÜNAŞAN
Celal GÜNAŞAN
407OKUNMA

Dezenflasyon rüzgârı

Öncelikle dezenflasyonu basitçe tanımlamak gerekirse; enflasyon oranının ve genel fiyatlar seviyesi artış hızının kademeli olarak azalmasını ifade etmekte kullanılan bir ekonomik terim…

Deflasyon ile karıştırılmaması adına aralarındaki en belirgin fark; dezenflasyonda fiyatların artışı azalarak devam etmekte iken, deflasyonda genel fiyatlar seviyesinin sürekli düşüş göstermesidir. Enflasyonun tam tersi olarak deflasyon terimi kullanılırken dezenflasyon bir geçiş sürecini ifade etmekte.

Ekonomistler bu sürecin başarılı bir şekilde sonuçlanıp istikrarın sağlanması için doğru ve dengeli yönetilmesi gerektiği konusunda hemfikirler. Peki bu doğru yönetmede biz bireyler ve şirketlerin nasıl bir davranış sergilemesi bekleniyor?

Tamamına değinemesek de hem dezenflasyon dönemine girebilmek adına yapılan hamleler hem de bu dönemde iken beklenilen durumlar ile ilgili önemli bir kaç noktaya değinmeye çalışacağım;

Bu dönemde yaratılan enflasyonun düşeceği beklentisi ve algısı ile tüketicinin alımlarını ertelemesi öngörülürken, enflasyonun da düşme eğilimine yardımcı olması beklenir. Bunun dengeli olmaması ve bir noktada bu davranış eğiliminin yavaşlamaması ise ekonomik daralmaya sebep olabilir. Bu sebeple ekonomistler bu dönemi olumlu ya da olumsuz olarak açıklamayıp iyi yönetilmesi gereken bir geçiş süreci olarak tanımlıyor.

Nakitlerin korunması, olmayan bir paranın harcanmaması ve ileriye dönük borçlanmaların artmasının önü kesilmek istenir, kredi ve kredi kartı gibi finansman araçlarının kullanımı çeşitli regülasyon ve ek finansal maliyetlerle engellenmeye çalışılması dezenflasyonun tetiklenmeye çalışılmasının bir sonucu. Tam olarak dezenflasyonist dönemde iken ise bu durumu dengelemek adına tersi bir hamle olarak faiz azaltılıp yatırımlar yeniden hareketlendirilir. Bireyler ve şirketler bu dönemde eski kredilerini yeni kredi oranlarıyla güncellemek, mevcut borçlarını yeniden finanse etmek için uygun bir zamanı beklemek, bu uygun zemine kadar ise borçlanma ve finansman araçlarını daha sağlıklı yönetmek durumunda.

Bazı kamusal reformlar, teşvik ve vergilendirmeler gözden geçirilerek birey veya şirketlerin yatırım ve harcamaları yönlendirilmeye çalışılırken kamu harcamalarının sıkılaştırılması dezenflasyonist döneme girişi tetiklemek amacıyla uygulanan bir yöntem olarak karşımıza çıkıyor. Burada şirketlerin ve bireylerin gelir ve yatırımlarını mevcut duruma göre yeniden gözden geçirmesi bilgiye dayalı ve akılcı davranması beklenir.

Mevcut teknolojik gelişmelerin (yapay zeka, otomasyon vb.) maliyetleri düşüreceği beklenir. Düşen maliyetlerin verimlilik ve fiyat artış hızına etki etmesi öngörülür. Teknolojik gelişmeler yakından takip edilir ve çeşitli regülasyonlarla desteklenmeye devam eder

Enflasyon döneminde sürekli artan fiyatlara karşı fiyat algısını yitirme ve fiyatlara olan düşük hassasiyetin dezenflasyon döneminde değişmesi beklenir. Fiyat artış hızının düşeceği beklentisi satın almayı erteleyeceği için işletmeler açısında zor bir süreç olmakla birlikte geçici bir durum olarak görülüp varılmak istenen nihai sonucun kalıcı ve herkesin faydasına olan bir olgu olduğu gerçeği unutulmamalıdır.

Özet olarak bu geçiş dönemlerinde ekonomik döngüleri anlamak ve farkında olmak, daha bilinçli tüketim ve yatırım kararları almanıza yardımcı olacaktır. Bu sürecin tamamen Merkez Bankası ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın makroekonomik karar ve politikalarıyla yönetiliyor olması gündemin ve düzenlemelerin takip edilmesi ve iyi okunması gerekliliğini de hepimiz için getirmekte.

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor