Vergi, Maliye, Ekonomi, Sosyal Güvenlik, Ticaret Hukuku Hakkındaki Herşey

Sosyal Güvenlik

İmdat TÜRKAY
İmdat TÜRKAY
3602OKUNMA

%5 Vergi İndiriminden Yararlanmak Artık Çok Daha Kolay

26.10.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7338 sayılı Vergi Usul Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121 inci maddesinde yer alan “Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi” uygulaması hakkında bazı değişiklikler yapılmış ve %5 vergi indirimi uygulamasından yararlanma şartları biraz daha kolaylaştırılmıştır.

Söz konusu değişiklikler ise 1/1/2022 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmak üzere Kanunun yayım tarihi olan 26.10.2021 tarihinde yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

2017 yılında Türk Vergi Sistemine ilk defa giren vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi uygulamasıyla, vergisini düzenli ödeyen mükellefe %5 indirim sağlanmış ve 1.1.2018 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmıştır.

Daha sonra 2019 yılında 7162 ve 7194 sayılı Kanunlarla vergi indirimi uygulamasında bazı düzenlemeler yapılmıştır.  Son olarak da 26.10.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 7338 sayılı Kanunun 10. maddesi ile 193 sayılı Kanunun mükerrer 121 inci maddesinin ikinci fıkrasının (2) numaralı bendi değiştirilmiş, aynı maddenin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi ise yürürlükten kaldırılmış olup böylece uygulama son şeklini almıştır.

7338 sayılı Kanunun 10. maddesi ile 193 sayılı Kanunun mükerrer 121 inci maddesinin ikinci fıkrasının (2) numaralı bendi, “(1) numaralı bentte belirtilen süre içerisinde kesinleşmiş olması koşuluyla vergi beyannamelerindeki vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması (Kesinleşen tarhiyatların, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl için geçerli olan, birinci fıkradaki indirim tutar sınırının %1’ini aşmaması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.),” şeklinde değiştirilmiştir. 

Ayrıca, 7338 sayılı Kanunun 10. maddesi ile 193 sayılı Kanunun mükerrer 121 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi olan “Bu hüküm, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yılda herhangi bir vergiye ilişkin beyanların gerçek durumu yansıtmadığının indirimden yararlanıldıktan sonra tespiti üzerine yapılan tarhiyatların kesinleşmesi hâlinde de uygulanır ve bu takdirde indirim uygulaması dolayısıyla ödenmeyen vergiler açısından zamanaşımı, yapılan tarhiyatın kesinleştiği tarihi takip eden takvim yılının başından itibaren başlar.” yürürlükten kaldırılmıştır.

Yapılan bu değişiklikler, 1/1/2022 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiş bulunduğundan; 2021 yılına ilişkin olarak Mart ve Nisan 2022 yılında verilecek gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde %5 vergi indirimi uygulamasında yeni değişiklikler dikkate alınacaktır.

Yapılan tüm değişiklikler sonrasında vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi uygulamasını yönlendiren yasal hükümlere göre; ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere), belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5'i, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirilmektedir.

Ancak, hesaplanan indirim tutarı, her hâl ve takdirde 1.1.2021 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmak üzere 1.500.000 Türk lirasından (313 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği) fazla olamaz. İndirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilmektedir. Bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarlar ise mükellefe red ve iade edilmemektedir. Gelir vergisi mükelleflerinin yararlanacağı indirim tutarı, ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içerisindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilmektedir.

7338 sayılı Kanunla yapılan yasal değişiklikler sonrasında %5 vergi indiriminden mükelleflerin faydalanabilmesi için gerekli olan şartlar şöyle olmuştur; 

  1. İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş (Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz.) olması,
  2. (1) numaralı bentte belirtilen süre içerisinde kesinleşmiş olması koşuluyla vergi beyannamelerindeki vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması (Kesinleşen tarhiyatların, indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl için geçerli olan, birinci fıkradaki indirim tutar sınırının %1’ini aşmaması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.),
  3. İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla, (1) numaralı bent kapsamındaki vergi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergilerin ödenmiş olması (Ödemenin, ilgili mevzuatı gereği istenilen bilgi ve belgelerin tam ve eksiksiz olarak ibraz edilmiş olması koşuluyla, vergi kanunları gereği doğan iade alacaklarından mahsuben yapılmış olması ve indirimden yararlanıldıktan sonra söz konusu iade alacağı tutarının mahsuben ödemesi talep edilen vergi borcu tutarının altına düşmesi hâlinde, eksik ödenmiş duruma gelen vergilerin mahsuben ödenmek istenilen tutarın %10'unu aşmaması kaydıyla, eksik ödenmiş vergiler dolayısıyla veya vergi kanunları gereğince, tecil edilerek belirlenen şartların gerçekleşmesine bağlı olarak terkin edilecek vergilerin, şartların sağlanamaması hâlinde kanunlarında belirlenen tecil süresinin sonunu takip eden onbeşinci günün bitimine kadar ödenmesi şartıyla, bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.), ayrıca vergi aslı (vergi cezaları ile fer'i alacaklar dâhil) 1.000 Türk lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması,

şarttır. İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki dört takvim yılında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359 uncu maddesinde sayılan fiilleri işlediği tespit edilenler, bu uygulama hükümlerinden yararlanamazlar. Uygulama kapsamında, vergi indiriminden yararlanan mükelleflerin, öngörülen şartları taşımadığının sonradan tespiti hâlinde ilgili vergilendirme döneminde indirim uygulaması dolayısıyla ödenmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın tarh edilir.

Uygulamada bahsedilen vergi beyannameleri ibaresi, yıllık gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannameleri, geçici vergi beyannameleri, muhtasar, muhtasar ve prim hizmet beyannameleri ile Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi beyannamelerini; vergi ibaresi, anılan Bakanlığa bağlı vergi dairelerine verilmesi gereken beyannameler üzerine tahakkuk eden vergileri ifade etmektedir. İndirim tutarının üst sınırına ilişkin tutar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır.

Yapılan değişiklikleri özetlemek gerekirse;

Kesinleşmemiş tarhiyatların vergi indirimine engel olmaması sağlanmıştır

Yapılan düzenlemeyle, indirimden yararlanma koşulu olan indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki iki yılda haklarında tarhiyat yapılmamış olması koşulu, yapılan tarhiyatların kesinleşmesine bağlanmaktadır. Dolayısıyla maddede belirtilen süre içerisinde haklarında tarhiyat yapılmış olmakla birlikte tarhiyatın kesinleşmemiş olması halinde de mükelleflerin anılan indirimden yararlanılabilmeleri sağlanmıştır.

Kesinleşen tarhiyatın indirim tutar sınırının %1’inden az olması indirim şartını bozmayacaktır

Vergi indiriminden yararlanma koşulu olan indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki iki yılda haklarında tarhiyat yapılmamış olması koşulu, yapılan tarhiyatların kesinleşmesine bağlanmıştır. Bununla birlikte, söz konusu süre içerisinde kesinleşen tarhiyatın belirlenen indirim tutar sınırının %1’inden az olması durumunda da indirimden yararlanma şartları ihlal edilmiş sayılmayacaktır. Örneğin 2021 yılında verilecek beyannameler için bu tutar 1.500.000 TL olarak belirlenmiştir. 1/1/2022 tarihinden itibaren verilecek beyannameler için bu sınırın 1.750.000 TL olarak belirlenmesi durumunda 2019, 2020 ve 2021 yıllarında yapılıp kesinleşen tarhiyatın 17.500 TL’yi geçmemesi durumunda indirim şartı ihlal edilmiş sayılmayacaktır.

Yapılan tarhiyatın indirimden yararlandıktan sonra kesinleşmesi durumunda yararlanılan indirim tutarının mükelleften geri alınmaması sağlanmıştır

Vergi indiriminden yararlanmak için ilk aşamada ilgili yıllar itibarıyla kesinleşmiş tarhiyat olmaması kuralı getirildiği için, yapılan tarhiyatın indirimden yararlanıldıktan sonra kesinleşmesi durumunda yararlanılan indirimin mükelleften geri alınmasına ilişkin hüküm madde metninden çıkarılmıştır. İndirimden yararlanmak için kesinleşmiş tarhiyat olmaması kuralı getirildiği için, yapılan tarhiyatın indirimden yararlanıldıktan sonra kesinleşmesi halinde, yararlanılan indirim tutarı mükelleften geri alınmayacaktır. Örneğin, kurumlar vergisi mükellefinin 2021 yılına ilişkin olarak 2022 yılında vereceği kurumlar vergisi beyannamesinde %5 vergi indiriminden yararlanması durumunda, mükellefin 2020 yılında yapılan tarhiyata dava açmış ve davanın mükellef aleyhine 2023 yılı içerisinde kesinleştiğini varsaydığımızda, bu durumda 2024 yılında verilecek kurumlar vergisi beyannamesinde %5 indirimden faydalanılamayacak, bununla birlikte 2022 beyannamesinde yararlanılan tutar mükelleften geri alınmayacaktır.

Kesinleşmiş tarhiyatta vergi beyannamelerindeki vergi türlerinin esas alınması sağlanmıştır

Yapılan bir diğer değişiklikte, vergi indiriminden yararlanılabilmesi için beyana tabi vergi türleri itibarıyla kesinleşmiş bir tarhiyat bulunmaması koşulunda yapılmış ve ikmalen, re'sen veya idarece yapılmış ve kesinleşmiş bir tarhiyat bulunmaması koşulu vergi beyannamelerindeki vergi türleri itibarıyla sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla kesinleşmiş tarhiyat bulunmaması kuralı maddenin beşinci fıkrasında tanımlanan vergi beyannameleriyle sınırlanmakta olup örneğin damga vergisi beyannamesi bu beyannameler arasında sayılmadığından damga vergisi beyannamesinin verilmemesi veya eksik beyanda bulunulması nedeniyle yapılıp kesinleşen tarhiyatlar tutarına bakılmaksızın indirim şartının ihlali sayılmayacaktır.

Sonuç olarak 7338 sayılı Kanunla yapılan düzenlemeyle %5 vergi indirimi uygulamasında, şartların esnetilmesi nedeniyle mükelleflerin biraz daha kolay bir şekilde yararlanması sağlanmış bulunmaktadır. Yapılan düzenlemeyle, vergiye uyumlu mükelleflerin vergi indiriminden yararlanma koşullarından birisi olan indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile önceki iki yılda haklarında “tarhiyat yapılmamış olması” koşulu, “yapılan tarhiyatların kesinleşmesi” olarak değiştirilmiştir. Ayrıca söz konusu süre içerisinde kesinleşen tarhiyatın Kanundaki indirim tutar sınırının %1’inden az olması durumunda da indirimden yararlanma şartları ihlal edilmiş sayılmayacaktır. Böylece, mükelleflerin vergi incelemesi sonucu tarhiyatla karşılaşmaları halinde vergi indirimi uygulamasından yararlanmaları söz konusu tarhiyatın kesinleşmesine kadar devam edecektir.  Öte yandan, ikmalen, re'sen veya idarece yapılmış ve kesinleşmiş bir tarhiyat bulunmaması koşulu vergi beyannamelerindeki vergi türleri itibarıyla sınırlandırılmıştır. Son yapılan yasal düzenlemeyle vergi indiriminden faydalanabilme şartları biraz daha kolaylaştırılmıştır.

Yorumlarınızı Bize Yazınız

Soru Sor